Kaçamak Böyle Olur

Merhaba ben Karin. 26 yaşında esmer biriyim. İstanbulda veterinerlik yapıyorum. Mesleğimi çok seviyorum, kocamla aynı mesleği paylaşıyoruz. Onun adı da Tolgahan. O sabah kalktığımda her zamanki gibi bir gün olduğunu düşünüyordum.Kahvaltıyı yapıp veterinerlik binasına gittim. Eşimi uyandırmadım çünkü pazartesiydi ve işin en durgun olduğu günlerden birisiydi. Her pazartesi işbaşı yapıyorduk. Bir ben bir o.. Neyse işte o günün öğleni olduğunda müşteriler gelmeye başladı. Çok seyrekti ama çok uğraştıcı hayvanlar geliyordu. Yani içip içebileceğim kahve sabah kahvesinden başka bir kahve olmayacaktı. Tam masaya oturacaktım 1.87 boylarında kahverengi saçlı elinde kedisi olan biri içeri girdi. Başımı kaldırdığımda ilk gözüme çarpan muhteşem kaslarıydı. Kısa kollu t-shirt giymişti. Elindeki kedisi oldukça durgun gözüküyordu, ara sıra kediyi okşuyordu. Yanıma geldi ve
kedisi kraterin boğazında sürekli kanama olduğunu söyledi. Kedi şimdi kendi kucağımdaydı. Boğazına bakıyordum. Kedinin sahibi ise benim bacaklarıma.. Bundan hoşlanmamış değildim. Ona kedisinin başka bir kediyle kavga edip etmediğini ve bir tür sorular sordum. Hastalıkla ilgili sorular diyelim. Kediyi kontrol etmek için gerekli malzemeleri almaya gittim. Tak tuk eden topuklu ayakkabılarımla dikkatini çekmek istiyordum. İçeri gittiğimde onun mesleğini sormamış olduğumu fark ettim.
Bu sırada daha sıcak ortam oluşabilirdi. 
Yanına geldiğimde mesleğini sordum. Güldü ve modacıyım dedi. Gözlerim açıldı ve bugün neden kıyafetime daha özen göstermedim diye kendi kendime kızdım. Bunu anlamış olacak ki kıyafetiniz gayet iyi ve ince hatlarınıza da güzel oturmuş. Ha ayrıca esmerlere kırmızı çok güzel gidiyor dedi. Bunları derken kalbimin çarpıntıları hızlanmaya başladı. teşekkür ederim nazikliğiniz için demekle yetindim. Tutup yüz kere teşekkür edecek değildim. Kedisine iğne yaptım. ve kanayan yarayı temizledim. Bunları yaparken ona kedinin ön kollarını tutmasını rica ettim. Nefesimi onun ellerine veriyordum. Aslında olduğun da uzatmıştım işlemi. Beş dakikalık bir işlemdi oysaki.. Kediyi tedavi ettiğimde bu küçük ufaklığa bir hafta oyun, ve sert mamalar yok dedim esprili şekilde. Koltuğa oturdu ben de onun karşısındaki koltuğa. Kalem etek giymiştim. Bacak bacak üstüne attığımda diz üstüm gözükmüyordu. Ve bu erkekler için ulaşılmaz kadın yapıyordu beni. Ama p*pom gayet ortadaydı bu eteğin içinde. Ona kedisinin hastalığı hakkında bilgiler verirken yeşilimsi gözleri ara sıra kalçalarıma ve g*ğüslerime kayıyordu. En sonunda kediniz çok tatlı , ee sahibine bak kedisini al diyiverdim. Dişlerini göstererek güldü. siz de öyle dedi.
O anda onunla şuracıkta sevişmek isteği depreşti aklımda. Aynı Suskunlar dizisindeki Berk Hakkan a benziyordu. İnternete girin bakın. Neyse kalktım ve hırkamı çıkardım sıcakla*ış işareti yaparak. Ve o anda dans etmeye başladım çünkü dışarıdan en sevdiğim yabancı müzik çalıyordu. bir hafta boyunca griptim ve dans edince burnumda ne var ne yok döküldü yere. Çok utandım. Adam bana tiksintiyle baktı. Kalktı ve ben şurada amuda kalkıcağım dedi. İzin verdim. Kaslarını göstererek amuda kalktı. Gülümsedim. Sonra kedisi bilgisayarıma yöneldi. klavyeyi alıp yazma egzersizleri yapmaya başladı. Adamın yanına gittim kas mı yapıyon sen dedim. Evetlercesine başını salladı. Kaslarına dokundum. Ve dudağıma yapıştı rujumu bulaştırdı dudağıma. Açık yazısını kapalıya çevirdim hemen. Göğsümü açtı yumurta gibiler dedi. Anlam veremedim. Y*rağını çıkardı çok azmıştım. Beni masaya yatırdı ve eteğimi çıkardı. Külodumun içinden sulanan a*ımı okşuyordu. En sonunda soktu yarağını. saçları terlemişti. yalıyım mı dedim ve terlerini yaladım. Kedisi yanıma geldi ve bana tırmık attı. Adam sinirlendi klavyen ne? dedi. Q dedim. Meğersem kedisi F klavye ile yazıyormuş .
Kendimi tokatlamaya başladım. Adam sakin ol dedi ama olamıyordum. Adam sinirlendi. s*kiyle dans etmeye tango yapmaya başladı. Ben sinirlendim ve masadaki kalemle sikine yeter yazdım. O şaşkınlık içinde bana bakıyordu. Kedisini alıp yüzüme tükürdü. Çıkıp gitti. Arkasından sikini örtseydin dedim. Ve biz o adamla arada sırada yapıyoruz.. Çok zevkliydi.